DİĞER
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
“Cengiz Sinan Çelik çeyrek yüzyıldır tutsak; Serdestan ise dışarıya saldığı güvercinler gibi; kelimeleri kanatlı olmaya özenli... Çelik de öncekiler gibi eski ozanların destan mirasına talip oluyor. Başka deyişle, ‘ölü geçmişin yaşayanlar üzerine çöken kâbusu’na da talip; şiirin olanaklarıyla onunla yüz yüze gelmeyi gelecek için yeni hayaller kurmayı deniyor.”
"Unutmayalım ki, 'objektif tarihçiliğin imkânsızlığı', tarih yazımı kuramı açısından bir sorunsal olmaya devam ediyor. Tunçay, kitabında da işaret ettiği objektif tarihçiliğe inanan bir devrin insanı ama eseri mademki halen bir referans olarak görülüyor, bu ilk kabulün de artık sorgulanması gerekmiyor mu?"
"Uçurumu, uçsuz bucaksız sonsuz karanlık anlamında gibi düşünebiliriz. Bireyin ruhunun görünmeyen koyu yanları ve gölgeleri. Uçurumu seçmek, bu karanlığı tercih etmek aslında. Yerleşmek de bu karanlığı mesken bellemek anlamında görülebilir. Başlıkta kullanılan uçuruma yerleşme hali bu durumu salt ifade ediyor: Tarafsız ve yargılamayan bir dil söz konusu."
Cengiz Sinan Çelik'in şiir kitabı Serdestan, önümüzdeki günlerde Ayrıntı Yayınlarından basılacak. Sunuş yazısıyla kitaptan üç şiiri Tadımlık olarak yayımlıyoruz.
"Kadınları anlıyorum, ben de bir kadınım, dünya zor. İki kat bedel ödemeden asla kendimize alan açamıyoruz. Korkuyoruz, kaygılanıyoruz. Gece 11’de, bir sokakta tek başına yürürken telefonla konuşarak kaygısını gideren bir kadından bu dünyayı devirmesini bekliyoruz."
"Tocqueville, modern temsili demokrasinin işlev bozukluklarının neden olacağı yeni despotizmlerin kaderimiz haline gelebileceğini gören ve ifade eden ilk modern siyasal düşünürdür. Trump iktidarı başta olmak üzere günümüz demokrasilerinde sıkça yaşanmakta olan popülist otoriterleşme eğilimleri Tocqueville’in öngörülerinin ne denli başarılı olduğunun kanıtı, ne yazık ki!"
K24'ün gelenekselleşen soruşturması: 2020 yılında okuduklarınız arasında, sizi en çok etkileyen kitap hangisi oldu? Kitap 2020’den önce basılmış olabilir, yepyeni olabilir, kurgu ya da kurgu dışı olabilir, Türkçe ya da başka bir dilde olabilir… Bizi ilgilendiren, hangi kitabın sizi nasıl ve ne ölçüde değiştirdiği, etkilediği… Bu soruları çevremizdeki okuyanlara, yazanlara sorduk. Sonuçta, 2020’nin kitaplı bir panoraması çıktı ortaya…
"Süper kahramanlar bugün aramızda yaşasalardı nasıl olurlardı? Sorumuz onlarla hayatın nasıl olacağı ya da onların hayatı nasıl dönüştürecekleri değil. Yaşadığımız hayatın onları neye dönüştüreceğiyle ilgili."
Yine Düşünce Özgürlüğü Yine Türkiye: 1995'te yayımlanan kitaba bakıldığında o zamanlar çok daha umutlu bir havanın estiği görülebiliyor. Çeyrek yüzyıl sonra bu derlemedeki eleştiriler keşke güncelliklerini kaybetmiş olsalardı...
Ardında sayısız mimari eser, şiir ve deneme bırakarak aramızdan ayrılan Cengiz Bektaş'a veda...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.